Bir nine, torununa ne bırakabilir ardından? Güzel hatıralardan ve birkaç nasihatten başka... Fakat insan nisyan ile malûl. Üstelik Elif daha doğmamış bile... Ama müstakbel torunu bir gün doğacak, öyle umuyor Hatice Nine.
“Söz uçar yazı kalır,” diyerek alıyor eline kalemi. “Elif gelene kadar mektupları anca yazılır.”
Elif’in Allah’ı sevmesi, kendisini tanıması, ailesine ve insanlığa faydalı bir insan olması için ona söylemek istediklerini mektuplarla anlatmaya karar veriyor. Her yıla başka bir değer, başka bir anlam yüklüyor. “Her sene için bir değer,” diyor gözlüğünün camını silerken. “Bu zahmet Elif’ime değer…”
Ve bir gün Hatice Nine, Elif’in babasının eline bir tomar kâğıt tutuşturuyor. “On sekizine bastığı gün verirsin torunuma,” diyor.
Bu kitap, işte bu mektuplardan oluşuyor. Sadece Elif’in değil, arkadaşlarının ve akranlarının da okuması için…
1961’de Konya’da doğdu. İlk ve orta öğrenimini yine Konya’da tamamladı. Yirmi sekiz yıldan uzun bir süredir İslami ilimler ve Mesnevi üzerine kişisel çalışmalarını yürüten yazarın Ayrılık Hikâyesi isimli bir Mesnevi incelemesi de bulunmaktadır.